rsm

YADE AYDOĞAN (8,5 AYLIK)

Kızıma kendi çapımda mini bir eğitim verdiğim 4,5-5,5 aylık olduğu dönem hariç uykuları sorunluydu. Gündüz güler yüzlü, uyumlu ama akşam oldu mu uykuyu görünce huysuzlanan, huzursuzlaşan, adeta uykuya direnen bir yapıdaydı. Ben onu uyutmaya çalıştıkça o benimle inatlaşıyor gibiydi. Ona doğumundan itibaren istemeden yanlış uyku alışkanlıkları kazandırmıştık. Çok ağlaması yoktu, problemsizdi ama bırakınca uyuyan bir bebek de değildi. Kendimizce geçerli sebeplerle, yatağına bırakıp orada uyumasını alıştırmak dışında ki normalde ilk akla gelmesi gereken budur. Her yolu denedik çünkü uykusuna çok önem veriyorduk ve toplamda uyuması gereken saati ne yapıp edip sağlamaya çalışıyorduk. Her şeyi ona fırsat vermeden biz yapıyorduk, o da uyuma konusunda bize bağımlı hale geldi haliyle.

Kızım zar zor daldığında bir sonraki uyanma döngüsünü atlatamayıp, nerede nasıl daldıysa o şartları arıyor ve uykuya bensiz dönemiyordu. Gündüz uyuduğu saatleri sabitleyip o düzene uymaya çalışıyorduk. Gece de beslenme dışında aşırı uyanması olmasa da, onu her gün gündüz dahil 4-5 defa uykuya daldırmaya çalışmanın olumsuz etkilerini fazlasıyla hissetmeye başlamıştım. Nadiren çabuk uykuya daldığında "bu sefer oldu, artık öğrendi" diye sevinirken ertesi gün her şey basa dönüyordu. Bu istikrarsızlık da sinir bozucuydu.

9. ayına girmek üzereyken artık uyku konusunda profesyonel destek almaya karar verdik çünkü uğraşlarımız bir yere varmıyordu. Ha düzeldi ha düzelecek derken her şey basa sarıyordu. Günü kurtarmak mantığıyla hareket etmek bizi daha da çıkmaz bir yola itiyordu. Benim her uyku saati öncesi "acaba uyuyacak mı" stresiyle ve bin bir çeşit uyutma mücadelesiyle daha fazla basa çıkmam mümkün görünmedi ve bu isi uzmanına bırakmaya karar verdik.

Uyku eğitimi konusuna kayıtsız değildik, eşim de ben de araştırmacı kişileriz, hatta uyku dışındaki tüm olası sorunlara bu sayede önceden çözüm getirdik ve olumlu sonuçlar aldık. Ancak uyku konusunda edindiğimiz bilgiler, okuduğumuz kitaplar, makaleler havada kalıyor, güven vermiyor, bir yere oturmuyordu. Aslında biz neyi, hangi sırayla, nasıl yapacağımızı bilmek istiyorduk ve bunu bize söyleyebilecek bir uzmanın rehberliğine ihtiyaç duyuyorduk. Yani ihtiyaç duyduğumuz şey "güven"di. Düşünmeden ve gönül rahatlığıyla talimatlarına uyacağımız bir güven kapısı, Pınar Hanım bize bunu verdi. imse alışkanlıklarından kolay kolay vazgeçemez. Bebekler de dahil.

Bizim kızımız da ilk günlerde ilk 30 dakikayı protesto gösterileriyle geçirdi. Bize çıkıştı, bizi azarladı. Ne dese haklıydı. Onu aylarca kucakta, sallanan koltukta uyutmaya çalışıp simdi yatağına bırakarak bunu hak etmiştik. Zor başlamıştı benim için, ağladığında kucağıma alamamak bana da zor gelmişti çünkü onunla beraber ben de alışmıştım buna. Ben de eğitiliyordum yani aslında. Pınar Hanım'ın sakin ve kendinden emin yönlendirmeleriyle ve talimatlarına harfiyen uyarak 14 günü tamamladık. Kızımız gün geçtikçe daha az protesto gösterisi yaptı. En sonunda kendi kendine uykuya geçmeyi öğrendi.

Yine bazen yatırdığımda hemen uyumuyor ama artık yatağıyla barışık ve şarkı mırıldanarak uykuya dalıyor. Bence en önemlisi de bu. Uykuya mutlu şekilde dalması... Şu an 9 ayını biraz geçti. Keşke profesyonel desteği daha önce başlatsaydım da, kızıma bu özgüveni daha önceden yaşatsaydım diyorum.

Teşekkürler Kundak!

Eda Aydoğan

geri
WhatsApp Destek İletişim