rsm

Leyla Cantekin (4,5 aylık)

Merhaba, şu an bu sayfalarda bir umut ışığı peşinde koşan anne ve babalar! Sadece 1,5 ay önce buradaki tüm yazıları teker teker okuyup içini rahatlatmış, inancını pekiştirmiş ve ardından bu yola çıkmış bir anneyim. Bu nedenle bu yazıların aslında ne kadar büyük anlam ifade ettiğini biliyorum ve kendi deneyimimizi paylaşmaya can atıyorum.

Leyla'mız aramıza katıldıktan yaklaşık 20-25 gün sonra kolik denen talihsiz durum yakamıza yapıştı ve beklemediğimiz kadar zor bir ilk 3 ay geçirdik. Bu süreci atlatabilmek için her yol mubahtı ve 3 ayın sonunda Leyla kundaklanıp, emzirilip, memede biraz sersemledikten sonra uzun süre kucakta sallanarak ancak uyuyan bir bebek olmuştu. Yani olmaması gereken tüm destekli uyuma yöntemleri hayatımızdaydı. Ayrıca şanslıysak, 2 saatte bir, ama genelde her saat başı uyanıyordu ve emzirme-sallama döngülerimiz tekrarlanıyordu. Diğer yandan gündüz uykularımız ise asla 30 ya da 45 dakikayı geçmiyordu.

Pınar Hanım'ı, daha hamileliğim döneminde, sosyal medya aracılığı ile duymuştum, uyku eğitimi için üstüne basa basa "ne kadar erken o kadar iyi" diyordu ve en erken doğru zamanın 4 ay olduğunun ısrarla altını çiziyordu. İtiraf ediyorum yapıp yapamayacağımı daha tam bilmeden, hatta üzerine çok düşünmeden, kimseyi ikna da etmeden, Leyla daha 2,5 aylıkken arayıp randevumuzu oluşturdum. 4,5 aylık olduğu tarihte uyku eğitimi randevumuz hazırdı ve önümüzdeki süre kendimi ve çevremi ikna etmek için yeterliydi. Şimdi dönüp baktığımda, o aradaki 2 ayda yaşadıklarımız, eşim ile beni zaten bu eğitime gün sayar hale getirmişti, çünkü 3 ayın sonunda hayatımızdan kolik çıkmıştı. Ama bu sefer Leyla'yı uyutamamak hayatımıza damga vurmuştu. Bazı akşamlar, gece uykusuna yatırmadan önce, emzirme sallama, tekrar emzirme, tekrar sallama döngülerimiz 2-2,5 saati buluyordu. Ve açıkcası her gün daha kötüye gidiyordu. Bu süreçte eşimi de, ister istemez ikna etmiş oldum. Artık uyku eğitimini iple çekiyorduk. Ailelerimize de bu konudaki kararlılığımızı net bir şekilde ilettik ve sanırım içten bizi çok desteklemeseler de, engel olmadılar neyse ki. Tabi ki, çok korkuyordum, çok ağlarsa, ya soğukkanlı kalamazsam, ya işe yaramazsa diye. Tüm bu sorular, özellikle eğitim öncesi son 1 hafta beni iyice kemirdi. Ama sanırım eğitime başlamadan once olması gerekenler öncelikle eğitimi verecek kişinin (genelde anne oluyor) kararlılığı, gerektiğinde onu sakinleştirecek bir partneri (eşi ya da bakıcısı), açıkça desteklemiyor bile olsa, engel olmayacak bir yakınından birileri. Motivasyonunuzu düşerecek, aklınızı bulandıracak kimse ile de bu konuyu paylaşmamanızı öneririm.

Gün gelip çatmıştı, Pınar Hanım planımızı yollamıştı, okuduğumda sanırım pek çok annenin hissettiği gibi "çocuğum bu şekilde asla uyumaz" diye düşündüm, birazda yıkıldım, ama ilk gündüz uykusu ile denemeye başladık ve evet, Leyla ağladı, yaklaşık 15dk süren ağlaması benim için bir ömür gibi sürse de, Pınar Hanım'ın ilettiği taktiklerle ona destek oldum ve uykuya daldı. İlk mucizeye şahit olmuştuk, 4,5 aydır ilk kez bir gündüz uykusunu 1,5 saat uyudu Leyla! İkinci gündüz uykusunu da benzer şekilde atlattık ve sıra gece uykusundaydı. Leyla yine, 15-20 dk ağlayıp uykuya dalmıştı, saat 20:00 idi ve acaba ne zaman ağlayarak uyanacak dediğimiz bekleyiş bizim için başlamıştı. Leyla o gece hiç uyanmadı, Ben uykusunda 2 kere emzirdim ve toplamda 11,5 saat uyudu, sabah kocaman gülen bir yüz ile "agu gugu"lar yaparak uyandı ve bizi karşıladı. Yaşadığımız mutluluğu, şaşkınlığı kelimelere dökmemiz mümkün değil. Bugün itibariyle 1,5 ayı tamamladık, Leyla ilk 2 günün ardından neredeyse hiç ağlamadan, kendi kendine uykuya dalan, yatağında mutlu uyuyan, uyanan ve en önemlisi iyi uyuduğu için gününü huzurlu geçiren bir çocuk oldu. Günlerimiz gecelerimiz artık çok planlı, çünkü ne zaman uyuyacak, ne kadar uyuyacak herşeyi biliyoruz, plan yapabiliyoruz, Bu süreçte, hatta bir de, yurtdışı tatili yaptık ve bunu başarmış olmamız da tamamen uyku eğitimi sayesinde, kurallara sadık kaldık ve tatilimizi de huzur içinde geçirdik...

Bu yola girip girmeme konusunda tereddüt eden ebeveynlere, ama "çocuk çok ağlarsa" diyenlere iki şey söylemek isterim, ağlasa da canı yandığı ya da acı çektiği için değil öğretmeye çalıştığınız şeye direnç göstermek için ağlıyorlar başta, tıpkı ileride istemedikleri şeyi yemek zorunda olacakları ya da belki zorla okula gidecekleri gibi. Her ağladıklarında geri adım atmayacağız degil mi? Ayrıca bebekler gerçekten uyumayı bilmiyorlar öğretilmesine ihtiyaçları var, 1,5 aydır huzurlu mutlu ve sağlıklı bir çocuk Leyla ve tamamen bu eğitim sayesinde, eminim o da ilk 2 gün ağladığı birkaç dakikayı çoktan unuttu, ve bize teşekkür ediyor. Sakin ve mantıklı düşünün, önce mutlaka kendinizi ikna edin ve asla Pınar Hanım'ın sözünden çıkmayın, başarıya ulaşmamak diye birşey yok çünkü aslında basit kurallar ve biraz matematik işin sırrı! Bu sayfadaki ebeveynleri ve bebekleri düşünün, hepimiz sizler gibiydik hatta belki de daha kötü ve asla yoluna girmeyecek diye korktuğumuz aylar yerini huzurlu, planlı günlere bıraktı. Ne kendinizden ne de bebeğinizden bu güzel uykuları ve huzurlu günleri sakınmayin lütfen! Mutlu, sağlıklı günlere!

geri
WhatsApp Destek İletişim