BULUT TERZİ (8 AYLIK)

Benim uyku eğitimi tanımım şöyle: “Bebeğinin hiç uyuyamadığı ve O’nu uyutamadığı için sızlanan anneden, çocuk erken uyudu göremedim diye sızlanan babaya geçiş”… Üstelik bu eğitimin yan etkileri de var. Örneğin, aylar sonra akşamlarınız birden boşalıverince, ne yapacağınızı şaşırıyorsunuz. Eşinizle film seçebiliyorsunuz ve hatta o filmi izleyebiliyorsunuz, üstelik kesintisiz. Yeniden kendinize bakacak enerjiniz doğunca kuaför masraflarınız falan beliriveriyor. Geceleriniz, akşam yat sabah kalk düzenine geri dönünce, sabah “Nerdeyim ben? Bugün günlerden ne?” gibi bocalamalar yaşayabiliyorsunuz.

Tüm bunlardan önemlisi, bebeğime olan faydalarının beklediğimden de çok olması. Uyku eğitimi çocuğun sadece uykusunu düzenlemiyor. Tüm gününü, beslenmesinden banyosuna düzene oturtuyor. İlk günlerinde, ağlaması konusunda duyduğunuz vicdan azabı eğitim sonrasında, bu düzeni ona daha önce sağlamadığınız için var olmaya başlıyor. Bebeğimin, bana bile yetmeyen uyku süreleriyle yetinmeye çalıştığını bilmek, bu kararı almamdaki en büyük etkendi.

Bu süreci yaşarken kafanız milyonlarca soruyla dolu oluyor. Bu soruların çoğu sürecin içindeyken oluşuyor. Dolayısıyla yorgun, stresli ve uykusuzken okuyarak edindiğiniz bilgiler arasından o cevabı çekip çıkartmak son derece zor olabiliyor. Üstelik bazen yanlış olduğunu bile bile uygulamaya karşı koyamadığınız şeyler konusunda bir uyarana ihtiyacınız oluyor. İşte bu noktada, Pınar Hanım imdadınıza yetişiyor. Kendisine yardımlarından, eşime desteğinden, Bulut’a başarısından, kendime de bu kararımdan dolayı teşekkür ediyor, sizlere de aynısını tavsiye ediyorum.

Sevgiler,

Esra Özgül Terzi