rsm

MEHMET BUĞRA ÖZKULAK (4,5 AYLIK)

Dikkat!!! Biraz sonra okuyacaklarınız, bir annenin bebeği için hayatında verdiği en doğru kararı ve gerçek bir hazineyi anlatmaktadır...

Bu yazıyı okuyan herkes birer anne, hem de çok iyi bir anne... Hepimiz bebeklerimiz doğduğu günden itibaren onların sağlığı ve iyiliği için uğraşıyor hatta çırpınıyoruz ancak birçoğumuz çevremizdeki tanıdıklarımızı dinleyip, bebeği olan her annenin uykusuz kalmasının, annelerin bir kaderi olduğunu düşünüyoruz, belki de buna inandırılıyoruz. Türkiye'de yaşayan biz annelerin birçoğu, bebeğimizi kendi yatağında uyutmayı düşünmek yerine, daha zorunu seçiyoruz ve bebeklerimizi sallayarak ya da emzirerek uyutuyoruz ve sonra da "uykusuzluk annelerin kaderidir" diyoruz. Aslında farkında olmadan önce bebeğimizin sonra da kendimizin sağlığıyla ve geleceğiyle oynuyoruz. Bebeğimizi kendi yatağı dışında herhangi bir şeye bağımlı hale getirip uyutmak, bebeğimize yaptığımız en büyük kötülük belki de, daha doğrusu en büyük kötülükmüş...

Ben de bunu "hayat kurtaran " adını verdiğim Pınar Hanım ve o paha biçilemez, dünyaları verseler değişmem dediğim uyku eğitimi sayesinde öğrendim ve iyi ki de öğrenmişim! Aslında burada bir anne olarak, oğlumun uyku sorunlarını ve eğitim sonrasında uykusunun ve hayatının nasıl düzene girdiğini anlatmak yerine, uyku eğitiminin, bebek sahibi olan her aileye su gibi ekmek gibi ne kadar gerekli olduğunu anlatmam gerek ancak bunu anlatmaya kelimeler yetmez... Onun için size uyku hikâyemizden biraz bahsedeceğim ki, belki size de ilham kaynağı olur ve sizde bu değerli hazineye sahip olmak için bir adım daha atarak Pınar Hanım ile irtibata geçersiniz ve asıl hazinenize kavuşursunuz.

Oğlum doğduğunda çok gazlı bir bebekti ve sadece ayakta sallanarak sakinleşip uyuyabiliyordu. Yaklaşık 2 ay boyunca gaz sorunumuz ve tabi ki ayakta sallamamız devam etti. Geceleri sık sık uyanıyor ve uykuya dalma yöntemi olarak ayakta sallanmayı bildiği için tekrar uykuya dalamıyordu. 2 ay sonunda gaz sorunumuz bitti ancak oğlum sallanarak uyumaya artık alışmıştı. Bu durum bizim için çekilmez bir hal almıştı. Artık sadece gündüzleri değil geceleri de ayakta sallanmak istiyor ve neredeyse saat başı uyanıyordu. Ne düzenimiz ne de sinirimiz kalmıştı. Oğlumla sağlıklı bir iletişim kuramaz ve ona gereken ilgiyi veremez olmuştum. Çünkü uykusuzluktan ne dermanım ne de gücüm kalmamıştı. Bu durum çekilmez bir hal alınca internette 2 ay boyunca yaptığım araştırmalar sonucunda birçok uyku danışmanı ile karşılaştım. Hem bebeğimin hem de bizim sağlığımız için uyku eğitiminin şart olduğunu anladım ve tercihimi Pınar Hanım 'dan yana kullandım ve iyi ki de Pınar Hanım'ı seçmişim. Uyku eğitimine başladığımız ilk günün gecesinde oğlum hiç uyanmadan kesintisiz bir uyku çekti. Gündüz uykularımız ilk günden düzene girdi. Akşam uykularına yatarken ağlamalarımız oldu ama sabrettik. Çünkü bebeğimiz birçok alışkanlığından vazgeçmeye ve yeni bir düzene alışmaya çalışıyordu ve bizde ona bu şansı verdik. Aman ağlamasın diyerek hayatının şansını onun elinden almadık. Günler geçtikçe ağlamaları azaldı ve yatağında kendi kendine uyumaktan zevk almaya başladı. Uyandığında yatağında kendi kendine yatıp bakınmaya ve vakit geçirmeye başladı. Tabi ki zor oldu ama dayandık, sabrettik ve mutlu sona yani bebeğimizin düzenli uykusuna ve düzenli beslenmesine ulaştık. Tabi ki bizde eşimle birlikte birbirimize vakit ayırmaya, akşamları muhabbet etmeye ve geceleri kesintisiz uyumaya başladık. Kısacası hayatımız 15 gün denilecek kadar kısa bir süre içinde düzene girdi ve bebeğimizle kaliteli vakitler geçirmeye başladık.

Şuan bu yazıyı okuyan herkese sesleniyorum: sevgili anneler uykusuzluk hem bizim için hem de bebeğimiz için gerçekten kader değilmiş. Bebeklerimizi, "ağlamalarına dayanamam" diyerek hayatlarının şanslarından mahrum etmeyelim. Uyku beslenmeden sonra gelen en önemli unsur ise bunu onların elinden almak, onlara yaptığımız ve yapacağımız en büyük kötülüktür. Onun için cesaret edin, başlayın, hem de bebeğinizin büyümesini bekleyip kendinizi harap etmeden başlayın. Pınar Hanım gibi "hayat kurtaran" adını verdiğim bir insan varken ne kendinizi ne de bebeğinizi boş yere yıpratmayın, hazinenize kavuşun. Emin olun ki en sonunda, şuan da benim yaptığım gibi Pınar Hanım'a çok teşekkür edecek ve minnettar kalacaksınız. Teşekkürler Pınar Hanım, hem bu mesleği seçip hayat kurtardığınız için, hem de o tarif edilemez ilgi ve alakanız için... Sonsuz teşekkürler...

Merve Özkulak

geri
WhatsApp Destek İletişim