rsm

FIRAT SOĞUCAK VE EYLÜL SOĞUCAK (6 AYLIK)

Uyku eğitimi konusunu daha hamileyken araştırmış ama çok da ihtiyacımızın olacağını düşünmemiş biriydim. Durumlar hiç hayal ettiğim gibi gitmemişti, ağlaya ağlaya Kundak uykuyu aradığımda ikizlerim 50 günlüktü (düzeltilmiş yaşımız 20 günlüktü). O kadar uykusuzdum ki ne gündüz ne gece dinlenemiyordum. Müge Hanım’la görüşmüş biraz rahatlamış güç almış sonra tekrar görüşmek üzere deyip görüşmeyi bırakmıştık. 4.5 ay boyunca sallanarak kundaklı bir şekilde uyudular ve bu sürede kundağa karşı bir sürü insanla karşılaştık. Hepsi ‘’eziyet ediyorsunuz çocuklara böyle kundaklayarak’’ diyordu ama bizimkiler çok mutluydu sakinliyorlardı kundakla.

Ne zaman artık dönmeye çabaladıklarını uykularında rahat etmek istediklerini fark ettik o zaman bıraktık kundağı. 5.5 aylık olana kadar 2 kere kendi başıma iki farklı uyku eğitimi denedim. Bu eğitimlerden biri, gündüz uykularını da gece uykuları gibi beşiklerine geçirmek içindi 1 hafta sonunda beşiklerine alışıp orda uyudular ama hala uykusuz geceler tadında devam ediyorduk çünkü beşiklerimizde sallanarak uyumayı hala çok seviyorduk. Sırf bu yüzden sabaha kadar beşiklerini salladığımı biliyorum. Bazen o kadar hırslanıp sinirleniyordum ki sanıyorum sesimi tüm apartman duyuyordu. Kesintisiz 4 saat uykuya bile o kadar hasrettim ki... İşe dönmem gerekiyordu ama nasıl döneceğimi bilmiyordum bu yüzden iznimi uzattıkça uzatıyordum.

Bütün gece uykusuzdum sadece onların birinci gündüz uykusunda onlar uyurken biraz uyuyabiliyordum, beni ayakta tutan da oydu. Sürekli agresif ve huysuz biri olmuştum, durup durup kendi kendime ağlıyordum, çünkü çaresiz hissediyordum kendimi. Evden dışarı çıkamayan ve uykusuz, huysuz, depresif bir anneydim kısacası, ama dışarıda da oldukça pozitif duruyordum herkes çok enerjiksin derken ben uykusuzluktan geberiyordum. Bunlara ek olarak gün içinde sürekli ağlayan bebeklerim vardı hiç susmuyorlardı. Dışarı çıkmaya bir yere gitmeye korkuyordum çünkü zaten bir şey anlamıyordum gittiğim yerden konuştuğum şeyden.

5.5 aylıktık tekrar Kundak Uykunun kapısını çaldığımda, bu sefer Müge Hanım değil Pınar Hanım döndü mailime uygun olduğumda aramamı istedi, aradım ve 6 aylık aşılarından sonra görüşelim diye anlaştık. 6 aylık aşılarımızı olduğumuz gün doğru Pınar Hanım’la buluşmaya gittik bizi kırmadı oturduk hep beraber konuştuk. Sihirli bir şey söyledi Pınar Hanım orada bize, ‘’emziği bırakacağız artık’’ dedi. Bu o kadar imkânsız geliyordu ki bana. Emzik olmadan susmuyorlardı ki hiç kesin çok çok ağlayacaklardı. Aslında gücüm tükenmek üzereydi ve son kez uyku eğitimi deneyecektim olmazsa artık kaderime boyun eğip daha fazla zorlamayacaktım tüm kitaplara rağmen büyüklerin dediği "annelik zor iş uykusuzluk bunun bir parçası" laflarını kabullenecektim.

Pınar Hanım’la konuştuktan hemen sonra gücümü son kez toplayıp geceleri verdiğim 1 öğünü de kesmeye başladım gündüz uyku dışında gün içerisinde emzikleri çıkarttım attım. Sadece beşikte kullanıyorduk emziği. 30 Aralık günü eğitime başladık ve ben ciddi korku halindeydim ya çok ağlarlarsa diye kurdum durdum daha önce denediğim eğitimlerde ağlama süremiz ortalama 40dk falandı ve bu emzikli haliydi. Emziksiz kesin çok daha uzun süreler ağlayacaklar diye diye yatırdım yatağa Pınar Hanım’ın tarif ettiği şekilde. Sonra oturdum aralarına ellerini tuttum sonrasına inanamadım Eylül 10 dk Fırat ise 15 dk içinde uyumuştu ve eğitim boyunca hiç o kadar uzun süreli ağlamalarımız olmadı birkaç kere 2 gündüz uykusu denemelerimiz dışında.

Ve biz 4. günün sonunda gece sabaha kadar uyuduk. Hatta o sabah ağlama sesleri ile değil agu sesleriyle uyandım kesin gece uyandılar gene dedim saati not etmek için saate baktığımda saat 7 olmuştu. O kadar neşeli uyandım ki. 6.5 aydır ilk kez 7 saat kesintisiz uyku uyumuştum, bu bana o kadar uzak ihtimal gibi geliyordu ki. O günden sonra çok nadir de olsalar sabah 5 gibi ağladıkları oldu, onun sebepleri de bir önceki uyku öğününü içmemeleri ile alakalıydı. Onun dışında en erken 6.30 da uyandık hatta bazen 7.30 a doğru uyandığımız bile oldu. En önemli değişimimiz ile huysuz çocuklarım gitti yerine sakin çocuklar geldi.

Meğerse uykusuz oldukları için huysuzlarmış yavrularım tıpkı anneleri gibi. Meğer onlara en iyi iyiliği uyumayı öğreterek yapacakmışım. Hatta bu eğitim sırasında diş çıkartmışız farkında olmadan, iyi uyku her zaman için daha kaliteli bir ertesi gün demek oluyormuş hepimiz için. Uykusuzluk kader değil hele annelik sınavı hiç değilmiş! Gerçekten uyku problemi varsa kesinlikle destekle ve kararlılıkla gece boyunca uyuyor olmak hiç hayal değilmiş bunu öğrendim. Şimdi güzel güzel uyuyoruz gün boyu da neşeli oluyoruz oyunlar oynuyoruz. Onların bu neşeli hali her şeye değer :)

Nagihan Soğucak

geri
WhatsApp Destek İletişim