rsm

ELİZ ADA ÇAKAR (9 AYLIK)

Bizim Pınar Hanım'la öykümüz birçoğunuzunkinden uzun olsa gerek Pınar Hanım'ı Eliz henüz 3,5 aylık ve ben işe başlamak üzere iken tanıdım. Eliz doğduğundan beri hiç gece 1'den önce uykuya dalmamıştı. O zamanlar bebeğim gece 3 ya da en iyi ihtimalle 2'den önce uyumaz, onlarca koridor turundan sonra son olarak yorgunluktan bitkin düşüp pes ederdi. Ben nasıl çalışacağım diye umutsuzlukla çırpınırken "uyku koçluğu" diye bir meslek olduğunu öğrenip 3 gün boyunca Pınar Hanım ile çalıştık. Sonunda sihirli dokunuşuyla Eliz'i 19:30 gibi uyutmayı başardı. O dönem çok küçük olduğundan 6 aydan sonra görüşmek üzere diyerek vedalaştık...

Aradan 6 ay geçip Eliz 9 ayı doldurduğunda bu defa emmeden ve arabada dolaşmadan uyumaz olmuştu. Saatler süren araç turlarında önce sahili sonra keşifte bulunduğumuz karanlık otoyolları turladık, saatlerce ninni ve klasik müzik dinlettik. En iyi ihtimalle uyusa dahi tam olarak uykusuna dalmadan önce birkaç defa uyanıp muhakkak emmek istiyordu. Bu durum bebeği uyumadan hiçbir şekilde sosyalleşemeyen, dinlenemeyen, hatta zaruri ihtiyaçlarını karşılayamayan, sürekli tetikte ve uykusuz ebeveynler demek... Muhakkak bir yolu olmalıydı, bebekle yaşam daha kolay, hayat daha güzel, bir anne daha dingin & dinlenmiş olabilirdi. Böylece çıkacağım seyahatten iki hafta önce Pınar Hanım'ı tekrar aradım. Basit şeylerdir ama öyle bir gecenin sabahında telefonun dopdolu enerji ile "Merhaba Birce Hanım" diye açılması çok mutlu eder insanı, umut verir, enerji verir, gerçekten önemsendiğini hissettirir.

Bir kez daha koyulduk yola, peşinen söyleyeyim ki her ne kadar mutabakata varmış da olsanız, sizi yolunuzdan döndürmek isteyecek, sizi boşa bebek ağlatmakla itham edecek, üstelik de tamamen iyi niyetli, bebeğinizin iyiliğinden başka bir şey düşünmeyen güzel insanlar olacak etrafınızda, benim de oldu, dinlememeli, hedefi hiç unutmamalı... Sadece teknik bilgisi için değil, işte böyle zamanlarda destek almak için de Pınar Hanım'a ihtiyacınız olacak kendinizden bile sıkıldığınız anlarda üç aşağı beş yukarı birbirinin aynısı onlarca sorunuza hiç usanmadan yanıtlar veren, elini hiç üzerinizden çekmeyen... Eliz genel olarak çok mutlu ve uysal bir bebek olmasına rağmen çok direndi, çok zorladı bizi, çıktığım seyahat boyunca da çok güç anlar yaşattığı oldu. Herhalde hiç bir profesyonel "gözünüz arkada kalmasın, bize emanet" de demezdi, dönüşte "kendinizi suçlamayın, ihtiyacınız vardı" terapisinde de bulunmazdı. Bence donanımı yanında Pınar Hanım'ı herhangi bir profesyonel değil, işine tutkuyla bağlı, kusursuz bir yol arkadaşı yapan özelliği de budur işte.

Destek almamız gereken süreyi çok aştığımız halde Pınar Hanım tamamen alışana kadar sabırla ve enerjisiyle bizimle olmaya devam etti. Bugün geldiğimiz noktada her akşam 19:30'dan kesintisiz olarak 06:15'e kadar uyuyan bir bebeğimiz var. Özellikle seçtiğim fotoğrafta da görebileceğiniz gibi Eliz de çok yıpranmadan uyuyup dinlenmiş kalkıyor, biz de artık dinlenebilerek geçiriyoruz akşamları, kendimize daha çok vakit ayırıp sabahları neşeyle oynamaya başlıyoruz.

Özetle başka türlüsü muhakkak mümkün hem bebeğinize, hem kendinize hem de Pınar Hanım'a inanın. Biz de böyle büyüttüklere, zamanla düzelirlere, annelik böylesi bir şey diyenlere kırmadan ama aldırış da etmeden inandığınız yolda böylesi pozitif, böylesi donanımlı ve böylesi işini seven bir arkadaşla yürüyün. Gelecekte de çözemediğimiz durumlar ya da gözlemlediğim "madur ve en önemlisi kurban olmayı seçmemiş, çözüm üretmeye kararlı anneler" olursa orada çözüm üretmeye hazır ve gönüllü biri olduğunu bilmek bugün de çok güven veriyor.

Bu vesile ile benden desteğini ilk günden beri esirgemeyen ve kuralların asla dışına çıkmayarak kararla uygulayan Semiha Ablamıza ve arada fire verip artık ağlatmayalım lütfen dese de bir şekil ikna olup beni yalnız bırakmayan, bunca zaman Eliz'i uyutmak için elinden geleni hiçbir zaman esirgemeyen eşime de teşekkürü bir borç bilirim.

İyi ki varsınız Pınar Hanım, kocaman sevgilerimizle...

Birce Çakar

geri
WhatsApp Destek İletişim